Gelecekteki Bana...

   
    
Geleceğe mektup demişken...
Bloguma isim koyarken de bu konudan esinlenmişken...
Gerçekten "Geleceğe Mektup" yazmaktan bahsedelim isterseniz biraz da.

Geçenlerde CNBC-e'de How I Met Your Mother'ın eski bölümlerinden birisini izlerken tam da bu mevzu geçiyordu. Şimdi anlatacaklarım biraz spoiler içerebilir:

Robin karakteri yeni biriyle çıkmaya hazırlanırken, eski sevgilisi olan Barney kıskançlığın pençesinde kıvranıp "Robin'i geri istiyorum!" diye tutturmaya başlar. Bu noktada Ted karakteri araya girer ve Barney'nin bir zamanlar gelecekteki kendisine yazmış olduğu mektubu okumasının zamanının geldiğini söyler. Meğer karakterlerimiz sorunlu ilişkilerinin ardından, yaşadıklarını unutma ve gelecekte o insana geri dönmek isteme  ihtimallerine karşı; neden ayrıldıklarını anlatan mektuplar yazarlarmış. Bu sayede Barney, Robin ile neden ayrıldığını hatırlamış oldu.

Bence mektup olayı gerçekten harika bir şey. Sanki zaman makinasıyla yolculuk yapmış da geçmişteki haline geri dönmüş gibi. Her şeyi hissedebiliyorsun. Bu nedenle günlük yazmayı falan da çok severim, okumaktan ayrı bir keyif alırım; her ne kadar son zamanlarda ayda yılda bir derin bir duygu yoğunluğu yaşadığımda yazmaya kalkışsam da. Benim günlüğüm artık günlük değil yıllık oldu galiba. 
    
    
Diğer taraftan, mektup mevzusu ayrı bir güzel. Düşünsenize gelecekteki belli bir tarihe postalanmak (ya da okunmak) üzere bir mektup yazdığınızı. O anki hisle, o anki duyguyla, o günlerdeki yaşadığınız olayların ağırlığıyla... Zamanında -galiba 18 falandım- böyle bir mektup yazmıştım. Daha doğrusu mektup değil de bir e-postaydı. Hala beklerim. Zira 30 yaşımda bana ulaşacak. (Tabii bundan önce küçük bir deneme yaptım bir hafta sonrası için, gelecek mi gelmeyecek mi diye ve işe yaradı.)

Bu geleceğe mektup olayı için bir web sitesi var. Bu siteye yazıyorsunuz e-postanızı ve gelecekte size yollamak üzere veritabanlarında saklıyorlar. Müthiş bir fikir! Site şu:


Siz de bu site ile gelecekteki kendinize mektup yazabilir ve o müthiş deneyimi yaşayabilirsiniz. Neler yazacağınızı merak ediyorum açıkçası. Ben ne mi yazmıştım? İnanın hatırlamıyorum ve ben de en az sizin kadar merak ediyorum :)
   
   

1 yorum var :):

Adsız dedi ki...

marshall ın mektubunu okuduğu bölümü söyler misin

Yorum Gönder

top